Tarımsal İthalat Artıyor, Üretici Kaybediyor: Çözüm Birlikte Üretim

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Türkiye’nin en verimli havzalarından Fırat–Dicle Bölgesi’nde 1977’de başlayan GAP, bölgeyi güçlü bir tarım merkezine dönüştürmeyi hedefleyen büyük bir kalkınma projesiydi. Atatürk Barajı dahil onlarca baraj, sulama tüneli ve enerji tesisi tamamlandı; bugünün parasıyla 100 trilyon lirayı aşan yatırım yapıldı. Son olarak Silvan Barajı gibi dev projelerle bu altyapı genişletildi; Silvan Projesi tek başına 255 milyar TL maliyetle 2,35 milyon dekar araziyi suya kavuşturacak kapasitededir.
Devlet, bölgeye yarım yüzyıldır devasa bir altyapı sermayesi aktarmasına rağmen bu yatırımlar tarımsal dış ticaret dengesine yansımamış, beklenen üretim artışı sağlanamamıştır.
2013–2025 arasında 7,9 milyar dolarlık tarımsal dış ticaret açığı oluştu.
2023’te ihracat 1,3 milyar dolar, ithalat 1,6 milyar dolar oldu.
Anahtar Parti İl Başkanı Umut ERGÜL: “Sorun su değil, toprak değil; sorun yönetim ve üretim örgütlenmesidir.”
GERÇEK SORUN: YAPISAL EŞİTSİZLİK
* Toprağın %63’ü küçük bir kesimin elinde.
* Halkın %81,5’i, toplam arazinin sadece %37’sini kullanıyor.
* Gelirin %70’i, üreticilerin %1,5’ine gidiyor.
* Araziler parçalı, üretici dağınık, verim düşük.
Bu tabloyla ne verim artar ne gelir.
ÇÖZÜM: HAVZA KOORDİNASYON MODELİ
İl Başkanı ERGÜL çözümü net şekilde ortaya koyuyor:
1️⃣ Küçük çiftçiler kooperatif çatısı altında tek bir büyük üretici gibi yönetilecek.
2️⃣ Devlet girdileri karşılayacak: tohum, gübre, enerji, su.
3️⃣ Üretim planını kooperatif yapacak.
4️⃣ Devlet mahsulü satın alacak.
Bu modelle:
* Parçalı araziler tapular üreticinin cebinden kalmak şartıyla birlikte ekilecek birlikte yönetilecek,
* Çiftçi güçlenecek,
* Katma değer artacak,
* Dış ticaret açığı kapanacak,
* Refah tabana yayılacak.
A Parti İl Başkanı ERGÜL: “Toprak bizim, su bizim, emek bizim… Doğru üretim modeliyle bu topraklar yeniden milletin sofrasına bereket, üreticinin cebine güç verecek.”