a
mefete ile bahis
ilbet
1xbetBetturkeyBetistKralbetSupertotobetTipobetMatadorbetMariobetBahis.comSahabet
”" ”" ”"
”" ”" ”"
Altınyıldız Koleji
Altınyıldız Koleji
  • Havadis50
  • Güncel
  • Urgenç; Bir ülke ancak mütefekkirin yaktığı ışıkla aydınlanır

Urgenç; Bir ülke ancak mütefekkirin yaktığı ışıkla aydınlanır

Türk Eğitim Sen Nevşehir İl Başkanı Tayfur Urgenç Öğretmenler günü ile ilgili bir mesaj yayınlayarak “Tüm eğitimcilerimizin öğretmenler gününü üzerimde emeği bulunan öğretmenlerime saygı ile en kalbi duygularımla kutlarım” dedi.

 Urgenç; açıklamasında şu ifadeleri kullandı.

İlk emri “Oku!” olan bir dine mensup olan bir millet…

İlim Çin’de bile olsa gidip alınız hadisi ile ilim ve âlim peşinde koşan bir inanç…

Bir âlimin atının ayağından sıçrayan çamur benim için şereftir anlayışıyla dünyaya medeniyet öğreten bir millet…

Dünyanın her yerinde, öğretmenler insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurlarıdır, anlayışıyla eğitimciye verilen değer,

Bugünkü kültür ve medeniyet yapımızın oluşmasında temel anlayış felsefesi olmuştur.

Bugün 24 Kasım haftasında öğretmenler gününü kutluyoruz.

Her türlü olumsuz duruma karşı Milli hassasiyetlerimizi dikkate alarak, manevi değerlerimizi ön plana çıkartarak, Milli birlik ve beraberlik anlayışımız doğrultusunda, okullarımızda birer mütefekkir olarak ülkemizin geleceğine sahip çıkacak çocuklarımızı bir münevver anlayışıyla yetiştirdiğiniz için hepinize müteşekkiriz.

Değerli Öğretmenim…

Yıllardır toplumda itibarsızlaştırılmaya maruz bırakıldın.

Suçsuz yere şikâyet edildin.

Seni koruması gereken bakanlığın seni haksız yere sürekli eleştirdi.

Bakanlığın yanlış politikaları nedeniyle İtibar kaybettin.

Fikir ve düşünce farklılığın nedeniyle fişlendin.

Yöneticilik hakkın elinden alındı, alın terin, emeğin çalındı.

Ekonomik olarak çöktün. Ek iş yapmak zorunda kaldın.

Kimi zaman performansını ölçeceğiz dediler.

Kimi zaman güvercine benzettiler.

Sürekli eğitim sistemi değişti, Başarısızlığın faturası sana kesildi.

Mensubiyetler üzerinden yapılan atamalar yüzünden hak ettiğin değeri bulamadın.

Öğrenci öğretmene not verecek dediler.

Sen ise ben sadece Öğretmenim dedin.

Birçoğumuz yanlış atama sistemi ile çocuk ve eşlerimizden ayrı düşmek zorunda kaldık,

Zaman zaman veli, öğrenci şiddetine maruz kaldık.

Kimi zaman çağdaş şikâyet hatlarına ve muhakkiklere maruz kaldık.

Kimi zaman mobbing mağduru olduk ama kimselere izah edemedik.

Kimi zaman makamlarımız/görevlerimiz elimizden alındı.

Bayrağın dalgalandığı her yerde görev yaparız dediniz.

Yaptığımız örnek çalışmaların değerlendirilmesini ve/veya ödüllendirilmesini bekledik.

Ama kimse bizi görmedi.

Bunca itibarsızlaştırma sonucunda motivasyonumuzun ve performansımızın asıl kaynağı, bu güzel ülkenin geleceği olan güzel çocuklarımıza duyduğumuz sevgimizdir. Gölge etmeyin başka ihsan istemez. Yurdumuzun, ilimizin en ücra köşesinde körpe dimağlar İstiklâl Marşımızı söylüyorsa; biliniz ki orada kendisini ülkesine adamış vefakâr cefakâr öğretmenler vardır.

Şartların tüm olumsuzluklarına rağmen eğitim savaşını kazanmak düsturu ile hareket eden eğitimciler kimi zaman hastalık tehlikesine karşı okullarında tahta başında kimi zaman da saatlerce bilgisayar başında çeşitli materyaller geliştirerek çocuklarımıza ulaşmaya çalıştılar. Bugün salgının tehlikesini en aza indirgemek için fedakârca sınıflarında derslerini yapmaktadırlar. Güçlü Türkiye, Büyük ve müreffeh Türkiye ülküsü için emeklerini esirgemeyen öğretmenlerin beklediği bir teşekkür ifadesidir.

Özlük haklarımızın iyileştirildiği, mali ve sosyal haklarımızın düzeltildiği, ek gösterge düzenlemesinin yapıldığı, kariyer basamaklarının düzenlendiği, şiddete karşı tedbirlerin alındığı, teşvik uygulamasının getirildiği, sözleşmeli istihdamın kaldırıldığı sözlerini duyacağımız bir 24 Kasım temenni ediyoruz.

Biz evimizden besmele ile çıktık.

Vicdani sorumluluk hissiyatı içerisinde helal ekmeğimize haram lokma katmadık.

Yanlışı uyardık, ülkemizin geleceğine sahip çıkmak için tüm çocukları kendi çocuğumuz olarak gördük.

Çoğu zaman evimizdeki yavrularımızı ihmal ettik.

Ama görevimizi ihmal etmedik.

Biz sadece Hakça yaşamak için iade-i itibar istiyoruz.

Ayrımcılık değil adalet istiyoruz.

Aslında Öğretmene verdiğimiz değer çocuğumuza verdiğimiz kıymettir. Geleceğimize verdiğimiz değerdir.

Ülkemizi aydınlık yarınlara ulaştırmak için fedakârlık yaparak çalışan emeğini esirgemeyen değerli eğitim emekçilerine saygı ve hürmetlerimizi sunarız.

Mücadelemiz emeğin ve alın terinin mücadelesidir.

Değerli öğretmenim sizin sayenizde Türkiye’min geleceğine umutla bakıyorum.

Kıymetli öğretmenim Sizin varlığınız bizi Atatürk’ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkartacaktır.

Emek ve kattıkları değer için ve ismini nakşedemediğim tüm öğretmenlerimize teşekkür ediyor, Öğretmenliğin toplumda hak ettiği değer ve seviyeye ulaşması temennisi ile Öğretmenler Gününüzü/Günümüzü kutlarım.

İyi ki varsınız…

Bugün sizlere iki Öğretmenimizi hatırlatmak istiyorum;

Öğretmen Tevfik Bey ve Şehit Öğretmen Necmettin Yılmaz.

Öğretmen Tevfik Bey;

“Tevfik Bey’e minnet borcum vardır.

Bana yeni bir ufuk açtı”

Bir öğretmen bir milletin kaderini değiştirebilir.

Nasıl Mı?

Mustafa Kemal Yetiştirerek.

Mustafa Kemal’in Türk tarihi, Milliyetçilik, Hürriyet düşüncesinin oluşmasında etkili olan Manastır Askeri idadisinden öğretmeni;

Topçu Kolağası Mehmet Tevfik Bey,

O dönemin dar Osmanlı tarihçiliği görüşünden uzak,

Türk tarihini bütün genişliği ve eskiliği ile kavramış ve öğrencilerine dersini sevdirerek, esaslı tarih bilinci ve kültürü veren bir öğretmendi.

Ali Fuat Cebesoy’un, “değerli ve milliyetçi bir Türk subayıydı.

Türk tarihini iyi biliyor ve öğrencilerine tarih zevkini veriyordu. Atatürk, Türk tarihini bütün genişliği ve derinliği ile kavramış bulunan hocasından daima saygı ile söz etmiştir.

Bir gün bana: ‘Tevfik Bey’e minnet borcum vardır.

Bana yeni bir ufuk açtı’ demiştir” şeklinde tanıttığı Kol Ağası Mehmet Tevfik Bey (1865-1945)’in Atatürk’ün derin tarih bilgisi ve bilincinin oluşmasında baş mimar olduğu kesindir. Atatürk, bu değerli öğretmenine beslediği şükran ve minnete, onu milletvekili adayı göstererek ve Beşinci Dönem Diyarbakır Milletvekili olarak Meclise girmesini sağlayarak karşılık vermiştir.

Şehit Öğretmen Necmettin Yılmaz;

Her Türk gibi tayin yeri açıklandığında;

Vatan görevi, bayrağın dalgalandığı her yer vatandır. Dedi.

Bayrağı göklerde tuttu.

Babası inşaat işçisi yani amele idi.

Köyde çalışırdı.

Yoksulluk ve yoksunluk içinde Necmettin’i büyüttü.

Öğretmen yaptı. Şehit olduğu yaz nişanı yapılacaktı. 23 yaşında idi.

Bir köy okulunda yoksulluk içinde okudu.

Bir köyde yoksul çocuklara umut ışığı oldu.

Gümüşhane-Torul Demirkapı köyünde başlayan umut, Şanlıurfa-Siverek Çiftçi başı köyünde ülkenin geleceği çocukları cehalete karşı eğitirken, Vatan ve Bayrak sevdasını yüreklere kazırken PKK’lılar tarafından 16 Haziran da ata toprağına dönüş yolunda şehit edilerek söndürülmeye çalışıldı.

Babası en büyük dersi verdi;

“Allaha hamd ediyorum.

Oğlumu Vatanıma bağışladım.

Vatan sağ olsun, devletimiz var olsun.

Benimde bayrağımızda bir damla kanım oldu.”

Diyerek yeni Necmettinlere umut oldu.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Öğretmenlik dünyanın en onurlu mesleklerinden