a
mefete ile bahis
https://guclukadin.org/ https://puma-trainers.net/
ilbet
1xbetBetturkeyBetistKralbetSupertotobetTipobetMatadorbetMariobetBahis.comSahabet
Altınyıldız Koleji
Altınyıldız Koleji
  • Havadis50
  • Genel
  • Sigortasız İşçiye Devlet Güvencesi: SGK İş Kazasında Aileyi Yalnız Bırakmıyor

Sigortasız İşçiye Devlet Güvencesi: SGK İş Kazasında Aileyi Yalnız Bırakmıyor

Türkiye’de sigortasız çalışırken iş kazası geçiren işçilerin, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından kaza günü itibarıyla re’sen sigortalı yapılması, zaman zaman kamuoyunda tartışma konusu olurken, uzmanlara göre bu uygulama işçi ve ailesini koruyan güçlü bir sosyal devlet refleksi niteliği taşıyor.

Hak kayıplarını önleyen sosyal devlet mekanizması

Uygulama ilk bakışta “işçinin sadece bir gün sigortalı gösterilmesi” şeklinde algılansa da, yetkililer bunun tamamen yanlış bir değerlendirme olduğunu belirtiyor. SGK’nın re’sen tescil işlemi, işçi adına sosyal güvenlik haklarının başlamasını sağlayan ilk adımı oluşturuyor. İnceleme sonunda işçinin kazadan önce fiilen çalıştığı tüm günler geriye dönük olarak sisteme işleniyor ve haklar eksiksiz olarak tesis ediliyor.

Denetim süreciyle kazanın niteliği tespit ediliyor

Sigortasız bir çalışanın iş kazası geçirmesi hâlinde, olayın niteliğine göre sosyal güvenlik denetmenleri veya SGK müfettişleri devreye giriyor. İşçinin ne zamandan beri çalıştığı, ücreti, iş kazasının oluş şekli ve sorumlular ayrıntılı şekilde araştırılıyor.

Tanık ifadeleri, işyeri kayıtları, kamera görüntüleri ve beyanlar inceleniyor; hazırlanan rapor doğrultusunda hem iş kazası hukuken tanınıyor hem de sosyal güvenlik işlemleri başlatılıyor.

Ölüm halinde aileye gelir ve aylık bağlanıyor

İş kazasının ölümle sonuçlandığı durumlarda ise SGK, hak sahiplerine hem ölüm geliri hem de şartların sağlanması hâlinde ölüm aylığı bağlıyor. Gelir ve aylığa aynı anda hak kazanılması durumunda yüksek olan ödemenin tamamı, düşük olanın ise yarısı aileye ödeniyor. Ayrıca cenaze ödeneği de aileye veriliyor.

Sistemin önemli bir yönü de SGK’nın yaptığı ödemeleri kusurlu işveren veya diğer sorumlulara rücu ederek kamu zararını tazmin etmesi. Böylece hem işçi ve ailesi korunuyor hem de mali yük kamuya değil, kusurlu tarafa yönlendiriliyor.

Uluslararası örneklerle karşılaştırıldığında Türkiye öne çıkıyor

Birçok ülkede iş kazası ödemeleri özel sigorta poliçelerine veya işveren birliklerine bağlı yürütülüyor. Örneğin ABD’de işverenin poliçe yaptırmaması hâlinde işçilerin çoğu zaman hiçbir gelir elde edemediği, tazminat için yıllar süren davalara mecbur kaldığı belirtiliyor. İngiltere’de de devlet doğrudan gelir ya da aylık bağlamıyor.

Türkiye’nin modeli ise işçi sigortasız olsa bile sosyal güvenlik kapsamına alınmasını sağlayarak, aileye doğrudan gelir güvencesi sunmasıyla öne çıkıyor. Bu yönüyle uygulama, sosyal devlet ilkesinin güçlü örneklerinden biri olarak değerlendiriliyor.

“Bir gün sigorta” eleştirisi yanlış algıya dayanıyor

Kamuoyunda zaman zaman “SGK sadece bir gün sigorta gösteriyor” eleştirisi gündeme gelirken, uzmanlar bunun teknik işleyişin yanlış anlaşılmasından kaynaklandığını vurguluyor. Re’sen tescil işlemi, sosyal güvenlik haklarının devreye girmesi için yapılan ilk kayıt niteliği taşıyor; incelemeler tamamlandığında tüm çalışma süreleri geriye dönük olarak işleniyor.

Çalışanı merkeze alan sistem

Sonuç olarak SGK’nın uygulaması, iş kazası geçiren sigortasız çalışanı dahi koruyan, aileyi gelir güvencesine kavuşturan ve kusurlu işvereni sorumlu tutan bir sosyal güvenlik yapısı sunuyor. Yetkililer, “Sistemin özü işçiyi merkeze almak ve mağduriyetini önlemek” değerlendirmesinde bulunuyor.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Mevlâna Celâleddîn-i Rûmi Hakk’a Yolculuğunun 752. Yılında Anılacak